Tarihçe
Alaiye, önceleri Klikya sınırları içinde kalan ve yerli halkının çoğunluğu Hıristiyan olan bir yapıya sahipti.
Alaaddin Keykubat, önce alınan Antalyaya tekrar subaşı olarak Mübarizeddin Ertokuş Beyi atadı ve ordu komutanlığına geçirdi. Ertokuş komutasındaki Selçuklu Ordusu emsali az
Bulunan kale ve surları içindeki Kalanoros adındaki deniz kentini almak için sefere çıktı.
Alaaddin Keykubat, Avsallar Kasabasının doğusundaki Kanlı Dereyi geçti. Denizden ve karadan kuşatılan kale kenti kısa zamanda, 1221 yılı baharında alındı.
Kalede oturan Kral Kirfard teslim olunca, Keykubat şehre Kendi Yüce anlamına gelen ALAİYE adını verdi. Sonra Alara Kalesi fethedildi. Böylece Keykubat ile birlikte yörede ilk olarak Oba, Mahmutseydi, Konaklı, Alara, Aydılın, (Sabırlar) Türk yerleşim yerleri kuruldu.
Moğol baskıları önünde sıkışan Oğuz Boyları Horasandan kalkarak Doğu Anadolu Bölgesine gelmişlerdi.Bu Oğuz Boylarından biriside hiç şüphesiz Avşarlar boyu idi. Avşarlar,
Oğuz Hanın Oğlu Avşar soyundan gelmektedir.
Alaaddin Keykubat, önce Sufi Bey çevresinde toplanan ve çoğunluğu Avşar Boyundan oluşan Karamanoğulları Beyliğini kurdu. Sonrada Senir Beyinin çevresinde toplanan Avşar Yörükleri, 1227-1228 yıllarıda batıda Manavgat ırmağı, doğuda Şarapsa ırmağı, kuzeyde Yenice Pazar Yaylası ve güneyde Akdeniz sınırlarını kapsayan alan yurt olarak verildi. Burada, Karamanoğullarına bağlı Senir Uç Beyliği kuruldu.
Senirliler kesinlikle Avşar boyundandır.Adana ve Kırşehire kadar uzanan Karamanoğulları
Yurdunda ve toroslarda hala söylenen Senir bozlağı adı verilen bir türkü çeşidimiz mevcuttur.
Avşarlar adı ile anılan sülaleler yerleşim yerleri ve Avşar beyleri mevcuttur. Bunlardan biriside AVSALLAR KASABASI dır.
Alanyadaki Avsallar Köyü, yine tahminlere göre 15.Yüzyılda Senirden gelenler tarafından şimdiki Kasabanın kuzeyindeki KÖYYERİ denen yerde kurulmuştur. Halkının bir kısmı da Sabırlar Köyünden gelmiştir.Avsallar isminin Avşarlar kelimesinden bozma olduğunu kesin olarak biliyoruz. Avsallar Kasabasındaki bir sülalenin Avşarların bir kolu olan Haytalar ile anılması düşüncemizi doğrulamaktadır.
Senir Horasandan getirilen bir yerleşim yeri adı olsa bile, Avsallar yarı göçebe, yarı yerleşik bir yapıya sahipti. Hem hayvancılık, hem çiftçilik ve dokumacılıkla uğraşırlardı.
Zengin bir folklora sahipti. Avsallar ve sabırlar yaylasının Senir beyliğine ait Yenice Pazar
Yaylasının Kuzey Doğusunda yer almaktadır.
Alanyada başlayan İpek Yolu, Şarapsa (Konaklı), Payallar Avsallar (Köy Yeri) Alara, Aydılın, Güneycik altıdaki Ali Köprüsünden geçip Senir Kentine ve Yenice Pazar yaylasına ulaşırdı.
Yenice Pazardan Bozkır, Konya ve Karaman topraklarına ulaşan bu kervan yolu, Senir Beyliği ve Yörük Aşiretleri için büyük önem oluşturmaktaydı. Romalılardan başlayarak kullanıla gelen bu ipek yolu o zaman Alanya Limanından inen malları Bozkır, Hadim ve Konyaya ulaştırmada çok önemli iken, günümüzde de turizm ve yaylacılık açısından daha da
önem kazanmıştır.
Tarihi Avsallar Köyü, şimdiki Avsallar Kasabasının kuzeyindeki çamların arasında Köyyeri denen yerde kurulmuştu. Eski köydeki evleri iki katlı idi. Alt katta hayvanlar barınır, İkinci katta ise kendileri otururdu. Evin döşemeleri tahtadan, çatı örtüsü ise toprak veya ağaç örtüsü idi.
Avsalların sahili kışın kışlak olarak kullanılırdı. Ekin tarlaları ve bahçeler genelde kıyıda idi. Susam, buğday, mısır, kelce darı, nohut, arpa, mercimek ekilirdi. Yahyaoğlu, çörekçi, Karasu ve Karazor değirmenleri vardı. Fığla ve İncekum deniz iskelelerinde deniz ulaşımı ve ağaç taşımacılığı yapılırdı.
1860 yılında köyün ileri gelenlerinden Marazlı Mehmedi denen kişi Avsallardan ayrılarak MARAZLI denen yere yerleşti. 1960 yılında da Avsallar Köyünden ayrılarak Yeşilköy Köyü kuruldu. Yeşilköy ile Avsallar birbirine akrabadırlar.
Güz aylarında Avsallar halkı günümüzde Kasabanın olduğu yerde, tek katlı ve önlerinde gölgeli çardak bulunan güzle evlerinde otururlardı. Güz mevsiminde burası serin olurdu.
Güzle de üzüm, yemiş, nar, şeftali, harnup, ayva gibi meyveleri olurdu. Domates, patlıcan, Biber gibi sebze yetiştirirlerdi. 1843 yılında halk güzle de iken merkezde Köyyerinde bir yangın çıktı. Köydeki evlerin tamamı kısa zamanda yanıp kül oldu. Evleri yanan Avsallar Halkı, tek katlı derme çatma GÜZLE evlerinde oturmak zorunda kaldılar. Böylece şimdiki yeni Avsallar Köyü doğdu. 1986 yılında Belediye Örgütü kurularak Kasaba oldu.
Avsallar Kasabası, Hacılar, Merkez ve Yeni Mahalle olarak ayrılan şirin, folkloru
Zengin bir turizm beldesidir. Denizi, plajları, güneşi, yeşili, zengin folkloru ve cana yakın insanları ile yaşanacak cennet bir doğa harikasıdır
Başka arşiv kayıtlarına göre Avsalların mekansal gelişimi 300 yıl öncesine dayanmaktadır. 1700lü yılların sonlarına doğru belde Osmanlıların elinde iken ilk yerleşimler merkez mahalleside olmuştur. Daha sonra yayılarak genişlemiş ve bu günkü durumuna ulaşmıştır. Ülkede 1950 kadar Turizmi geliştirecek çabalar olmamış Antalya İl bazındaki turizm çalışmaları ise 1960lı yıllarda başlamıştır. Bu dönemlerde Antalya Alanya gibi merkezi alanlarda ve merkezi alanların yakınlarında gelişme göstermiştir.
Daha sonra 1970li yıllardan sonra çevre sahil kesimlerine yayılmıştır. Avsalların asıl gelişimi de bu yıllara rastlamaktadır. Belde 1975 yılına kadar belirli bir hızla gelişirken bu tarihten sonra turizmin gelişmesi ile nüfusu son 10 yılda katlanmıştır.
Turizmin bu gelişmesi sayesinde Belde de fiziksel mekanda gelişmiş bu gelişmişlik daha da hızlı bir şekilde devam etmektedir. Bu hızlı gelişmenin en önemli nedeni kasaba sınırları içinde kalan çok değerli sahil bandına ve doğa güzelliğine sahip olması ile bu alanların değerlendirilmesi yoluna gidilmiştir. Bu nedenle özellikle sahil kenarı ve yakın çevresi turistik tesisler ile 2. konut yapım talepleri artmış olup o meyanda sahil kesimin de mevzii imar planı yapılmıştır.
Özellikle son on yılda ki bu gelişme Avsallar'ın nüfusunun artmasına Belde de gerek ticari, gerek idari yönlerden de ihtiyaçların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Kasaba bu gelişme doğrultusunda 31.12.1986 yılında Belediye olmuştur. Haziran-1987 tarihinde ilk Belediye Başkanlığı seçimi olmuş ve Mart 1989 Genel mahalli seçimleriyle 2 Dönem Belediye Başkanlığı ve meclis üyeliği seçimi ile 3 mahallle muhtarlığı ve azası seçimleri yapılmıştır. Daha sonra ülke genel mahalli seçimleri ile en son 2004 de 5. Dönem seçimleri yapılmıştır.
Avsallar Beldesi Antalya Körfeziniz doğusunda uzanan sahil şeridinin Manavgat İlçesinden 35 Km. doğuda Alara Çayı İle Karğı arasında Alanyaya 24 Km mesafede, Antalya Mersin D-400 Devlet Karayolunun içinden geçtiği 0-600 metre yüksekliğinde güneyi deniz kuzeyi ormanlık arazinin 0-100 yüksekliğindeki cep ovada dağınık yerleşim karakterinde bulunmaktadır.
Avsallar Kelimesi incelemelerimizde Avşarların bir değişik söyleyişi ve Avşarlar kelimesinin bozulmuş şekli olarak tahmin diyoruz.
Alanya'nın fethinden sonra burada kurulan en eski köydür. Tahminen yaptığımız araştırmalardan çıkan sonuca göre 1350 yıllarında bugünkü kasabanın 7 km kuzeyinde köy yeri denen mevkii de ilk yerleşim yapılmıştır. Türklerin Avşar boyundan olduğu, aşiret olarak buraya yerleşildiği yine tahminlerimiz arasındadır.
Örf ve adetleri ile folklör zenginlikleri ile çevre Türkmen aşiretlerinden az çok ayrılıklar arzeder. Bundan 105 yıl önce büyük bir yangın sonucu yanan köy şimdiki güzle olarak kullanılan Kasabamıza yerleşmiştir.
Seyahatnameler de bir Türk yerleşim tarihinde en ilk köylerden olduğu gibi çevredeki sonradan kurulan köylere de kurulma iznini veriliş müsadesini Avsallar aşireti vermiştir.Örnek:Karabuynuzlar köyünün yörük aşireti ilk yerleşme iznini şu ilerideki boynuz ağacının dibindeki suyun başına konsunlar şeklinde almışlardır.
Çakallar, Okurcalar. Akdam, Türkler hatta Payallar gibi çevre köylerin aşiretleri çoğunun 300 sene önce Gündoğmuş'un Senir köyünde Senir Beylerinin izni ile ayrılıp, bu çevre yerler yurt tutmuşlardır.
Sonuç olarak gerekirse Avsallar, Türklerin Avşar kolundan Konya Üzerinden gelerek İlk olarak burayı yurt tutmuşlardır. Etrafındaki Çakallar, Ulugüney, Karabuynuzlar, Okurcalar, Akdam, Türkler, Payallar gibi köyler Avsallar Aşiretinin izni ile bir çeşit Avsalların himayesinde kurulmuş, katıksız Aşiret köyleridir.
Bugünkü durumuyla da Kasaba olarak gelişmişliği, kültür yapısı ve konumu itibariyle bu köylerin hala merkezi durumundadır.